İlk durağımız, Vallon des Auffes. Marsilya'nın kalbinde yer alan bu küçük balıkçı köyü, rengarenk evleri, şirin limanı ve otantik atmosferiyle sizi büyüleyecek. Dar sokaklarda kaybolun, yerel balıkçıların günlük yaşamına tanık olun ve lezzetli deniz ürünleri restoranlarında Akdeniz'in tadını çıkarın.

İkinci gizli cennet, Calanques Milli Parkı. Marsilya'nın hemen dışında yer alan bu milli park, turkuaz renkli suları, etkileyici kayalıkları ve gizli koylarıyla doğa severler için gerçek bir cennet. Tekne turlarıyla keşfedebileceğiniz bu bölgede, yürüyüş yapabilir, yüzmenin keyfini çıkarabilir ve nefes kesici manzaraların tadını çıkarabilirsiniz.

Üçüncü durağımız, Château d'If. Frioul adalarında yer alan bu tarihi kale, Alexandre Dumas'nın ünlü romanı Monte Cristo Kontu'na ev sahipliği yapmasıyla bilinir. Kaleyi ziyaret ederek, esrarengiz atmosferini hissedebilir ve Akdeniz'in muhteşem manzarasına tanık olabilirsiniz.

Dördüncü gizli cennet, Musée Regards de Provence. Eski bir sağlık merkezi olan bu müze, günümüzde Provence bölgesinin sanat ve kültürüne adanmış sergilere ev sahipliği yapıyor. Müzenin terasından Marsilya'nın panoramik manzarasını izleyebilirsiniz.

Son durağımız ise, Le Panier. Marsilya'nın en eski semti olan Le Panier, dar sokakları, rengarenk evleri ve sanat atölyeleriyle bohem bir atmosfere sahip. Burada kaybolun, yerel sanatçıların eserlerini keşfedin ve kendinizi Marsilya'nın kalbinde hissedin.

Marsilya'ya yapacağınız bir sonraki seyahatinizde, bu gizli cennetleri keşfederek şehrin farklı bir yüzünü görebilir ve unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz. Popüler turistik noktaların ötesine geçin ve Marsilya'nın gerçek ruhunu keşfetmenin keyfini yaşayın. Bu benzersiz deneyim, seyahatinize farklı bir boyut katacak.